Değerli Paydaşlarımız,

ABD’de seçim döneminin takip edildiği ve Trump’ın söylemlerinin küresel piyasalar üzerindeki etkilerinin fiyatlandığı bir yılı geride bıraktık. Bu dönemde küresel ekonomi, çeşitli zorluklara rağmen büyümesini sürdürdü. Dünya Bankası’nın Ocak 2025’te yayımladığı rapora göre, küresel ekonomik büyüme hem 2024 hem de 2025 için %2,7 olarak öngörüldü. ABD ekonomisi 2024 yılında %2,8’lik güçlü bir büyüme gösterirken, Euro Bölgesi ekonomisi %0,7 ile daha zayıf bir performans sergiledi. Çin ekonomisi ise beklentiler paralelinde 2024 yılında %5,4 büyüdü.

2024 yılında küresel enflasyon ise 2022 ve 2023’teki yüksek seviyelerden gerileyerek daha istikrarlı bir hale geldi. Ancak bölgesel farklılıklar ve jeopolitik riskler nedeniyle bazı ülkeler için enflasyon hâlâ önemli bir sorun olmaya devam etti. Bu nedenle 2024 yılında da küresel piyasalarda önde gelen merkez bankalarının kararları yakından takip edildi. Fed, Aralık ayında politika faizini beklentiler paralelinde 25 baz puan indirerek %4,25-%4,50 aralığına çekti. Böylece Fed 2024 yılında toplamda 100 baz puanlık faiz indirimi gerçekleştirmiş oldu. 2024 yılında faiz indirim sürecine başlayan ilk gelişmiş ülke merkez bankası olan Avrupa Merkez Bankası (ECB) da, dört kez faiz indirimi gerçekleştirdi ve yıl sonunu %3,15 faiz seviyesi ile tamamladı.

Türkiye ekonomisi ise yılın ilk çeyreğinde %5,4 oranında büyüyerek üst üste 15 çeyrek boyunca büyüme kaydetti. Kalan üç çeyrekte de büyümesini kesintisiz bir şekilde sürdüren ülkemiz ekonomisi 2024 yılını %3,2’lik büyüme ile tamamladı. Enflasyonla mücadele kapsamında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Mart 2024 tarihinde politika faizini %50 seviyesine yükseltti ve uzun bir süre bu seviyede tuttu. Enflasyon görünümündeki iyileşmeye paralel olarak da 2024 yılı Aralık ayında politika faizini ilk defa 250 baz puan indirerek %47,5 seviyesine çekti. Yanı sıra TCMB, makroihtiyatî çerçevede de sadeleşme adımlarını sürdürdü.

Türk bankacılık sektörü finansal istikrara ve ülke ekonomisinin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunmaya bu dönemde de devam etti. Sektörün toplam varlık büyüklüğü 2024 yılında %39 oranında artarak 32,7 trilyon Lira seviyesine ulaştı. Para politikasında yaşanan sıkılaşma ile kredilerin yıllık artış hızında düşüş yaşansa da Türk Bankacılık sektörünün nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla Türkiye ekonomisine sağladığı destek 22,3 trilyon Lira oldu. Mevduat yine sektörün ana fonlama kaynağı olmaya devam etti. Uygulanan ekonomi programının olumlu katkısıyla yurt dışı borçlanma piyasalarına erişimin kolaylaşması sayesinde mevduat dışı kaynaklarda önemli artış yaşandı. Bu dönemde sektörün özkaynakları da %35 oranında artarak 2,9 trilyon Lira seviyesine yükseldi.

2024 yılında VakıfBank da Türkiye bilançosuna olan desteğini kesintisiz sürdürdü. Bankamız, varlıklarını %44 oranında artırarak 4,0 trilyon Liranın üzerine çıkardı. 2024 yılında özkaynaklarını %28 artışla 219,2 milyar Liraya çıkaran Bankamız’ın, net dönem kârı 40 milyar 375 milyon Lira, sermaye yeterlilik oranı ise %16,11 olarak gerçekleşti.

VakıfBank olarak önümüzdeki dönemde de tüm gücümüzle reel ekonomiyi ve hane halkını desteklemeyi sürdüreceğiz. 70 yıldır olduğu gibi bundan sonra da ekonomik ve toplumsal kalkınmaya destek vererek, Türkiye’nin sürdürülebilir ve güçlü büyümesinde yanında olacağız. Bu vesileyle bize güven duyan müşterilerimize, hissedarlarımıza ve yatırımcılarımıza, başarılarımızda büyük emekleri bulanan çalışanlarımıza ve tüm diğer paydaşlarımıza katkılarından dolayı teşekkürlerimi sunarım.

Saygılarımla,

Mustafa SAYDAM

Yönetim Kurulu Başkanı