Risk Yönetimi

SKA 8

ÖNCELİKLİ KONULARIMIZ ARASINDA YER ALAN RİSK YÖNETİMİNİ; YASAL MEVZUATA, ULUSLARARASI DÜZENLEME VE STANDARTLARA UYGUN OLARAK ELE ALIYORUZ.

Risk Yönetimi

Değişen düzenlemelerle birlikte, küreselleşme ve teknolojik gelişmeler diğer sektörlerde olduğu gibi, bankacılık sektörünün de maruz kaldığı risklerin doğasını etkiliyor. Dolayısıyla; her zamankinden daha hızlı bir biçimde değişim gösteren risk ortamına uyum sağlanması uzun vadeli sürdürülebilir büyüme için önemli rol oynuyor. Bu nedenle bankacılık sektörü faaliyetlerinin devamı için gerekli temel yapı taşlarından birini oluşturan risk yönetimini; değişen regülasyonlara sürekli değişim içinde olan ortamlara uyum için önemli bir araç olarak görüyoruz.

Öncelikli konularımız arasında yer alan risk yönetimini, yasal mevzuata, uluslararası düzenleme ve standartlara uygun olarak ele alıyoruz. Risk yönetimi ve iç kontrol süreçleri, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) düzenlemelerine uygun olarak görev ve sorumlulukları açık bir şekilde belirlenen ve birbirleriyle uyumlu şekilde çalışan Teftiş Kurulu, İç Kontrol, Risk Yönetimi ve Uyum ve Mevzuat Başkanlıkları aracılığıyla; Denetim Komitesinin gözetimi ve denetimi altında yönetiyoruz.

Risk yönetiminde asli sorumluluk Risk Yönetimi Başkanlığındadır, Bilişim Teknolojileri (BT) kaynaklı riskler alanında ise Bilgi Güvenlik Müdürlüğü görev alır. Bankamız bünyesinde, Risk Yönetimi Komitemiz bulunmaktadır.

Kurum çapında risk kültürünün, değişen faaliyet ortamı ve risk algısına paralel olarak geliştirilmesi; ulusal ve uluslararası kabul görmüş en iyi risk yönetimi uygulamalarının kullanılması suretiyle, Bankamızın misyon ve vizyonunun hayata geçirilmesine katkıda bulunmak ve varlığını sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlamak için maruz kaldığı veya kalmayı beklediği riskleri önemlilik ilkesini gözeterek aşağıdaki gibi belirledik.

  • Kredi Riski

  • Piyasa Riski

  • Likidite Riski

  • Operasyonel Risk

  • Karşı Taraf Kredi Riski

  • Bankacılık Hesaplarından Kaynaklanan Faiz Oranı Riski

  • Artık Risk, Yoğunlaşma Riski, Ülke Riski, İtibar Riski, Model Riski, İklim Riski

Söz konusu riskler politikalarla tanımlanmış olup izleme, ölçme ve raporlama faaliyetlerini bu çerçevede yürütüyoruz. Risk türleri için belirtilen yöntemler doğrultusunda finansal tablo projeksiyonları üzerinden risk hesaplamaları yapıyoruz.

Ek olarak banka genelinde içsel derecelendirme ve TFRS 9 karşılık hesaplamaları sürecinde kullanılan kredi risk parametresi modellerinin validasyon ve izleme faaliyetlerini yürütüyoruz.

Söz konusu riskler doğrultusunda, risklerin daha detaylı anlaşılabilmesi için muhtelif duyarlılık analizleri, içsel senaryo analizleri, stres testleri ve benzeri çalışmalar da yapıyoruz.

Bankamızda portföyler ve faaliyetler özelinde, solo ve konsolide bazda, tikel ve tümel düzeylerde olmak üzere stres testleri gerçekleştiriyoruz. Tikel stres test uygulamalarını belirli bir portföy ya da faaliyet özelinde duyarlılık ve senaryo analizleri ile tümel stres test uygulamalarını ise Bankanın risklerinin bütünleşik bir perspektifte görülmesini sağlayacak şekilde tesis ediyoruz. Riskler arası ilişkileri korelasyon etkisi ile, portföyler arası ilişkileri çeşitlendirme etkisi ile dikkate alıyoruz. Stres test uygulamalarına konu edilen riskler; niteliklerine göre günlük, haftalık, aylık ya da yıllık periyotlarda uygulanıyor.

Duyarlılık ve senaryo analizleri; faiz oranları genel seviyesindeki değişimler, temerrüt olasılıklarındaki geçişmeler, Bankamızın faaliyette bulunduğu karşı tarafların kredi değerliliğindeki azalışlar, likit varlık değerlerinin olumsuz değişimi, faaliyetlerini etkileyebilecek mevzuat değişiklikleri, finansal piyasalardaki önemli volatiliteler, operasyonel kayıp koşulları, faaliyet yoğunlaşmalarının artışı gibi örneklendirilebilecek risk faktör şoklarının, belirli portföy ve faaliyetlere, bir veya birden fazlasının uygulanması şeklinde gerçekleştirilmektedir.

Ayrıca, itibar riskinin yönetilmesine ilişkin altyapının oluşturulması, iş süreçlerinin analiz edildiği İş Etki Analizi çalışmaları aracılığıyla yetersiz ve eksik kontrollerin güçlendirilmesinin sağlanması hususlarında çalışmalar yaparak tespit ve önerilerimizi Üst Yönetim’e sunuyoruz. Gerçekleşme olasılığı olan risklerin etkileri finansal kayıp, yasal yükümlülük, müşteri memnuniyeti ve itibar başlıkları altında ağırlıklandırarak Risk Derecelendirme Skalasına göre risklilik düzeyini belirliyoruz. Söz konusu çalışma sonuçları ile ilgili olarak Denetim Komitesi ve Yönetim Kurulu tarafından alınan kararların uygulamalarını izliyoruz. Ayrıca, alınacak destek hizmetleri için hazırlanan “Destek Hizmeti Risk Analiz Raporları”nda ve Bankamızda hayata geçirilecek yeni ürün/hizmet/proje değerlendirmelerinde itibar riskini de dikkate alıyoruz.

İklim değişikliğinin getirdiği riskleri analiz ediyor ve bu konu üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda Bankamızın kredilendirme faaliyetleri neticesinde, iklim risklerine ilişkin hem fiziksel hem de geçiş riskleri çerçevesinde portföy risklerinin belirlenmesi, ölçülmesi ve operasyonel faaliyet gösterilen yerlere ilişkin aşırı yağış, sel ve kuraklık gibi fiziksel risklerin etkilerinin ölçülmesi çalışmaları yapıyoruz.

Teknoloji kaynaklı risklerin yönetimi ise Risk Yönetimi Başkanlığı ve Bilgi Güvenlik Müdürlüğü tarafından iki yönlü olarak yürütülmektedir. Bilgi Güvenliği Müdürlüğü tarafından her yıl Bankamızda BT varlıklarına yönelik BT Risklerinin değerlendirilmesi ve BT Risk Varlık Envanteri hazırlanması çalışması yapılıp Yönetim Kurulu’na sunulmaktadır. Yapılan BT risk değerlendirmeleri ve İş Etki analizleri sonuçlarında çıkarılan servis kritiklik seviyeleri sonuçları kullanılarak yıllık Olağanüstü Durum Testleri yapılmaktadır. Olağanüstü Durum Testleri işlemleri ile Çok Kritik ve Kritik servislerin herhangi bir olağanüstü durum yaşanması durumunda oluşabilecek riskler simule edilip testler yapılmaktadır.

Bunlara ek olarak, Bankamızın karşılaşabileceği iç ve dış riskleri değerlendirerek gerekli tedbirleri almak, aynı zamanda konjonktürle oluşabilecek fırsatları belirleyerek tüm organizasyonda gerekli farkındalığı sağlayabilmek amacıyla oluşturulan prosedür ve faaliyetlerin Kalite ve Çevre Yönetim Sistemi çerçevesinde koordine edilmesi ve etkinliğinin sağlanması için Kurumsal Risk Yönetimi Prosedürünü oluşturduk.

Risk Türleri İtibarıyla Uygulanan Risk Yönetim Politikaları

Ulusal mevzuat ve uluslararası uygulamalar çerçevesinde hazırlanarak Bankanın Yönetim Kurulu tarafından onaylanmış olan risk yönetimi politikaları doğrultusunda risk yönetimi çalışmalarına 2023 yılında da devam edilmiştir.

Risk yönetimi uygulamaları; Bankamızın risk-getiri yapısına bağlı olarak faaliyetlerinin niteliğine ve düzeyine yönelik belirlenen politikalar, aksiyon planları, uygulama usulleri ve limitler aracılığıyla yürütülmekte olup, maruz kalınan risklerin solo ve konsolide bazda tanımlanmasını, ölçülmesini, raporlanmasını ve risk profilleriyle ilişkili toplam sermaye gereksinimi ve likidite yeterliliğinin gözetimini kapsamaktadır.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan “Bankaların İç Sistemleri ve İçsel Sermaye Yeterliliği Değerlendirme Süreci Hakkında Yönetmelik” ile “İyi Uygulama Rehberleri” doğrultusunda hazırlanan politikalar ve diğer dokümanlar periyodik olarak gözden geçirilmekte olup, ihtiyaç duyulması halinde güncellenmektedir.

2023 yılında, risk yönetimi ve sermaye yeterliliğine ilişkin ulusal ve uluslararası düzenlemeler ile bu alandaki gelişmeler takip edilmeye devam edilmiştir. Ekonomik gelişmeler ile beklentiler doğrultusunda sermaye yeterlilik rasyosuna ilişkin günlük senaryo analizleri, bankacılık hesaplarından kaynaklanan faiz oranı riski standart rasyosu ile likidite karşılama oranı ve net istikrarlı fonlama oranı takip ve analiz çalışmaları 2023 yılında da sürdürülmüştür. Tüm risk unsurlarını kapsayacak şekilde haftalık ve aylık periyotlarda hazırlanan stres test raporlarının Banka Üst Yönetimi’ne düzenli olarak raporlanmasına devam edilmiştir.

“Bankaların İç Sistemleri ve İçsel Sermaye Yeterliliği Değerlendirme Süreci Hakkında Yönetmelik” ve konu ile ilgili İyi Uygulama Rehberleri doğrultusunda, 2023 yılı içerisinde “İçsel Sermaye Yeterliliği Değerlendirme Süreci (İSEDES) Raporu” hazırlanarak BDDK’ya sunulmuştur.

BDDK tarafından yayımlanan “Sistemik Önemli Bankalarca Hazırlanacak Önlem Planlarına İlişkin Yönetmelik” doğrultusunda, Risk Yönetimi Başkanlığı ile Strateji ve Planlama Başkanlığı koordinasyonunda ve ilgili birimlerin katılımıyla “Önlem Planı Raporu” hazırlanarak BDDK’ya sunulmuştur.

Bankamız tarafından hedef ve stratejilerini gerçekleştirmek üzere riskleri güvenli bir seviyede karşılayabileceği risk kapasitesinin öngörüsü ile kabul etmeye hazır olduğu risk seviyesini belirlemek amacıyla oluşturulmuş olan “Risk İştah Beyanı” 2023 yılında güncellenmiştir. Banka, sermaye yeterliliğine ilişkin rasyoların yanı sıra, Basel düzenlemeleri doğrultusunda BDDK tarafından belirlenen birinci yapısal blok riskleri (Kredi Riski, Piyasa Riski, Operasyonel Risk, Karşı Taraf Kredi Riski) ile ikinci yapısal blok riskleri (Bankacılık Hesaplarından Kaynaklanan Faiz Oranı Riski, Likidite Riski, Yoğunlaşma Riski ve Diğer Riskler) için risk iştah düzeyleri belirlemiştir. Risk iştah beyanında tesis edilmiş sermaye, likidite ve risk yoğunlaşmalarına ilişkin iştah göstergeleri ile risk bazlı limitler düzenli olarak izlenmektedir.

Piyasa riskinin “Riske Maruz Değer (RMD)” modeli üzerinden hesaplanması ve söz konusu modelin geliştirilmesi yönündeki çalışmalara devam edilmiştir.

Bankamızın finansal performansını iyileştirmek ve daha etkin bir aktif pasif yönetimi (Asset and Liabilities Management-ALM) gerçekleştirmek için Aktif Pasif Analiz Programı satın alma süreci 2023 yılı içerisinde tamamlanmıştır. Başkanlığımız koordinasyonunda süreç ve analiz çalışmalarına devam edilmiştir.

Operasyonel risk yönetimi kapsamında, operasyonel kayıp verilerinin toplanarak analiz edilmesi çalışmaları iştirak ve bağlı ortaklıkların verileri de dahil edilmek suretiyle konsolide bazda yapılmakta olup, kayıp verilerinin dağılımı ve gelişimine ilişkin analizleri içeren Operasyonel Risk Analiz Raporları Üst Yönetim ile paylaşılmaya devam edilmiştir. Ayrıca Bankacılık iş süreçleri üzerinden yapılan “İş Etki Analizi” çalışmaları da 2023 yılı içerisinde tamamlanmıştır.

Piyasa Riski

Alım satım amaçlı işlemlerden kaynaklanan piyasa riski, yerel ve uluslararası uygulamalara paralel olarak standart metot ve içsel modeller kullanılarak ölçülmekte ve izlenmektedir. Piyasa riskinin yönetimi “Piyasa Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında gerçekleştirilmektedir.

“Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde standart metot kullanılarak solo ve konsolide bazda aylık dönemler itibarıyla hesaplanan piyasa riski ölçüm sonuçları, Banka Üst Yönetimi’ne ve BDDK’ya raporlanmaktadır. Söz konusu hesaplamaya dahil edilecek portföy Banka’nın “Alım/Satım Strateji, Politika ve Uygulama Usulleri Dokümanı” kapsamında belirlenmektedir.

Ayrıca, içsel model kullanılarak günlük olarak RMD hesaplamaları yapılmakta ve raporlanmaktadır. RMD, tek taraflı %99 güven aralığı kullanılmak suretiyle günlük olarak tarihsel simülasyon ve monte carlo simülasyonu kullanılarak hesaplanmaktadır. Daha riskli sonuçlar üreten expected shortfall ile kuyruk riski de çalışmalara yansıtılmaktadır. Model sonuçlarının güvenilirliğini ve performansını test etmek amacıyla günlük olarak geriye dönük testler (backtesting) yapılmaktadır. Ayrıca, standart metodu ve içsel modelleri destekleyici senaryo analizleri ve stres testleri gerçekleştirilmektedir.

Piyasa riskinin sınırlandırılmasını teminen genel Banka limiti ve erken uyarı sinyal limiti doğrultusunda takip edilen RMD tabanlı limit uygulaması günlük olarak izlenmektedir.

Faiz Oranı Riski

Banka’nın bilanço yapısındaki vade uyumsuzluğu nedeniyle maruz kalabileceği faiz riski “Faiz Oranı Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında yönetilmektedir.

Bankacılık hesaplarından kaynaklanan faiz oranı riski standart rasyosunun aylık olarak hesaplanıp, BDDK’ya raporlanması dışında rasyonun takip edilebilmesi ve aksiyonların zamanında alınabilmesi amacıyla hesaplamalar haftalık olarak da gerçekleştirilmektedir. Ayrıca yeniden fiyatlamaya kalan süreye göre boşluk analizleri ve faiz oranı riski raporlamaları yapılmakta olup, durasyon ölçümleri ve duyarlılık analizleri periyodik olarak gerçekleştirilmektedir.

Banka faiz oranı risk iştahı için prosedürlerini belirlemiş ve uygulamaya geçirmiştir. Faiz oranı risk iştahına uyumlu faiz oranı risk limitleri tesis edilmiştir. İlgili limitler periyodik olarak Banka Üst Yönetimi’ne sunulmaktadır.

Likidite Riski

Banka’nın likidite riski “Likidite Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında yönetilmektedir. Likidite Riski yönetiminde temel yaklaşım, sürekli olarak likidite riskinin takip edilmesidir. Bu amaçla, hem Türk parası hem de yabancı para giriş çıkışları her an kontrol altında tutulmaya çalışılmakta, uzun vadeli nakit akış tabloları oluşturulmakta, geçmiş deneyimlere ve beklentilere dayalı senaryo analizleri ve ani krizlere dayanıklılığı ölçmek amacıyla stres testleri yapılmaktadır.

Banka’nın likidite risk iştahı belirlenmiş olup, söz konusu iştah çerçevesinde likidite risk limitleri tesis edilmiştir. İlgili limitler periyodik olarak Banka Üst Yönetimi’ne sunulmaktadır.

Banka likidite riskini, Yönetim Kurulu tarafından onaylı Likidite Acil Eylem Planı dahilinde, olası likidite gereksinimlerini, belirlenmiş aksiyon planları çerçevesinde ve mevcut/muhtemel likidite boşluk analizlerini yaparak güncel bir biçimde izlemekte ve yönetmektedir.

Operasyonel Risk

Operasyonel risk, yetersiz veya başarısız süreçler, insanlar ve sistemlerden ya da harici olaylardan kaynaklanan ve Yasal Riski de kapsayan zarar etme olasılığını ifade etmektedir. Banka’nın maruz kaldığı tüm önemli risklerinin, kategoriler itibarıyla kapsamlı olarak belirlenmesi, tanımlanması amacıyla oluşturulan ve risklere ilişkin örnekleri içeren ortak bir sözlük olan “Operasyonel Risk Çerçevesi” ile “Operasyonel Risk Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında operasyonel risklerin yönetimine ilişkin çalışmalar sürdürülmektedir. Operasyonel risklerin denetimi, Teftiş Kurulu Başkanlığı ve İç Kontrol Başkanlığı’nca yapılmaktadır. Operasyonel risk yönetimi kapsamında, standart yaklaşımın uygulanmasına da imkan verecek olan, operasyonel risk fiili ve potansiyel kayıp verileri toplanmaktadır. Operasyonel Risk kayıp verileri analiz edilerek risk faktörlerinin tespitine çalışılmakta ve Banka’nın iç sistemler birimleri ile Üst Yönetim kademelerinin dikkatine sunulmaktadır.

Operasyonel risk verileri konsolide bazda değerlendirilmekte olup, bu kapsamda Banka bağlı ortaklıklarından düzenli olarak temin edilen kayıp verileri veri altyapısına dahil edilmektedir. Kayıp verilerinin dağılımı ve gelişimine ilişkin analizleri içeren Operasyonel Risk Analiz Raporları Üst Yönetim ile paylaşılmaya devam edilmiştir.

İş süreçlerinin analiz edilerek etkin olmayan, yetersiz kontrollerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması için genel müdürlük birimlerini kapsayan 2023 yılı “İş Etki Analizi” çalışmaları tamamlanmıştır.

Yeni ürünlere ilişkin risk değerlendirmeleri, “Yeni Ürün Geliştirme Yönetmeliği” kapsamında yapılmaktadır. Ayrıca “Destek Hizmeti Alımı Uygulama Usulleri ve Risk Yönetimi Programı” kapsamında destek hizmeti alımlarına ilişkin risk değerlendirmeleri gerçekleştirilmektedir.

“Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde temel gösterge yaklaşımı kullanılarak solo ve konsolide bazda yıllık olarak hesaplanan “Operasyonel Riske Esas Tutar” rakamları, Banka Üst Yönetimi’ne ve BDDK’ya raporlanmaktadır.

Kredi Riski

Banka, karşı tarafın yapılan sözleşme gerekliliklerine uygun olarak yükümlülüklerini kısmen ya da tamamen yerine getirmemesinden kaynaklanan kredi riskini “Kredi Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında yönetmektedir. Bankamızın kredi riski tanımı, Bankacılık Kanunu’nun kredi tanımını da esas alarak tüm ürün ve faaliyetlerdeki kredi riskini içermektedir.

Kredi portföyünün dağılımı ve yoğunlaşmaları (kredi türü, para birimi, sektör, kredi borçlusu, holding, grup, iştirak), portföy kalitesi (standart nitelikli krediler, takipteki krediler, aksayan krediler, yakın izlemedeki krediler, portföyün derece dağılımları), ülke riski analizleri ve senaryo analizleri kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucunda saptanan bulgular ile takibe dönüşüm oranları konusunda yapılan çalışmalar, aylık raporlar ve münferit raporlarla Banka Üst Yönetimi’ne sunulmaktadır.

“Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde hesaplanan kredi riskine esas tutar solo ve konsolide bazda aylık olarak Banka Üst Yönetimi’ne ve BDDK’ya raporlanmaktadır. Bankada sermaye yeterliliği standart oranı yakından izlenmekte, günlük olarak hesaplanmakta ve senaryo analizleri/ stres testleri de uygulanarak Banka Üst Yönetimi’ne raporlanmaktadır.

Bankanın nihai hedefi, Basel III düzenlemeleri ve uluslararası en iyi uygulamalar doğrultusunda kredi riski içsel yöntemlerinin kullanılmasıdır. Bu kapsamda, Banka’da İDD (İçsel Derecelendirmeye Dayalı Yaklaşım) çalışmaları yürütülmektedir. İDD çalışmaları kapsamında Kredi Riski Kontrol Müdürlüğü ile birlikte Değerlendirme ve Derecelendirme Başkanlığı’nca mevcut kredi derecelendirme modellerinin güncellenmesi ve başvuru hazırlık çalışmaları devam etmektedir. İDD çalışmaları kapsamında politika ve prosedürler risk odaklı olarak güncellenmekte bu kapsamda başvuru için hazırlıklar gerçekleştirilmektedir. Bunların yanı sıra hem içsel derecelendirme amacıyla IDD hem de beklenen kredi zararı hesaplamaları amacıyla TFRS 9 kapsamında istikrarlı, güven düzeyi yüksek kredi derecelendirme modellerinin kullanılmasının önemine binaen Kredi Riski Kontrol Müdürlüğü tarafından model çıktıları periyodik olarak analiz edilmekte ve hazırlanan izleme raporları Banka Üst Yönetimine sunulmaktadır.

Validasyon Müdürlüğü, Banka genelinde kullanılan yasal gereklilikleri haiz risk ölçüm ve içsel derecelendirmeye dayalı modellerin, gerçekleşmeleri hangi oranda temsil ettiğini kesinlik, doğruluk ve tutarlılık ölçüleri kullanarak belirlemekte, modellerin diğer unsurlarının sağlamlığını ölçmekte ve temel olarak niteliksel ve niceliksel Validasyon (doğrulama) çalışmalarını gerçekleştirmektedir. Bu kapsamda modellere ilişkin gerçekleştirilen Validasyon raporları Banka Üst Yönetimine sunulmaktadır.

Ülke Riski

Ülke riski; ekonomik, sosyal ve siyasi koşulları etkileyen olaylar veya belirsizlikler nedeniyle yabancı bir ülkedeki borçluların (merkezi yönetim, kurumsal veya diğer) yurt dışı yükümlülüklerini ifa edememeleri veya bundan kaçınmaları sonucunda portföyünde mezkûr ülkedeki borçluların doğrudan ve/veya dolaylı riskini taşıyan Bankanın maruz kaldığı zarar olasılığı olarak tanımlanmaktadır.

Banka, ülke riskini “Ülke Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında yönetmekte olup, dolaylı ülke riski, merkezi yönetim riski, bulaşma riski, makroekonomik risk, dolaylı kur riski ve transfer riskini ülke riskinin temel bileşenleri olarak tanımlamıştır.

Risk iştahı çerçevesinde ülke riski yoğunlaşma limitleri tesis edilmiş olup, ölçüm sonuçları ile birlikte limit uyum seviyesini gösteren raporlar, aylık raporlar içerisinde Üst Yönetim ile paylaşılmaktadır. Ülke Riski Yönetimi Politika Dokümanı çerçevesinde, Bankamızca riski alınan ya da alınması planlanan ülkeler hakkında, yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan yararlanılarak Ülke Analiz Raporları hazırlanmakta ve ilgili birimlerle paylaşılmaktadır. Ayrıca aylık stres testleri kapsamında ülke riskine ilişkin duyarlılık analizleri yapılmakta ve sonuçlar Üst Yönetim ile paylaşılmaktadır.

Karşı Taraf Kredi Riski

İki tarafa da yükümlülük getiren bir işlemin muhatabı olan karşı tarafın, bu işlemin nakit akışında yer alan son ödemeden önce temerrüde düşmesi nedeniyle maruz kalınabilecek olan karşı taraf kredi riski “Karşı Taraf Kredi Riski Yönetimi Politika Dokümanı” doğrultusunda yönetilmektedir. “Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde, gerçeğe uygun değerine göre değerleme yöntemi kullanılarak hesaplanan karşı taraf kredi riski tutarları alım satım hesapları ve bankacılık hesaplarında yer alan portföyler bazında hesaplanmakta ve söz konusu tutarlar sermaye yeterliliği hesaplamaları kapsamında solo ve konsolide bazda aylık olarak Banka Üst Yönetimi’ne ve BDDK’ya raporlanmaktadır.

Yoğunlaşma Riski

Banka’nın belirli varlık, yükümlülük, faaliyet alanı gibi alanlarda yoğunlaşması nedeniyle ortaya çıkabilecek olan yoğunlaşma riski, “Yoğunlaşma Riski Yönetimi Politika Dokümanı” dahilinde yönetilmektedir.

Yoğunlaşma riski limitleri, Banka’nın büyük risk yoğunlaşmalarından kaçınmasına, risklerini risk iştahı kapsamında izleyebilmesine ve stres koşulları altında dahi faaliyetlerini yürütebilmesine imkan verecek şekilde oluşturulmuştur.

Banka’da yoğunlaşma riski yönetimi kapsamında limitler tesis edilmekte, tesis edilen limitler izlenerek Banka Üst Yönetimi’ne raporlanmaktadır. Limitler düzenli olarak gözden geçirilerek ihtiyaç duyulması halinde, ekonomik gelişmelere, beklentilere, Banka hedef ve stratejilerine uygun olarak revize edilmektedir.

İtibar Riski

Banka, mevcut veya potansiyel müşteriler, ortaklar, rakipler ve denetim otoriteleri gibi tarafların Banka hakkındaki olumsuz düşünceleri ya da mevcut yasal düzenlemelere uygun davranılmaması neticesinde Banka’ya duyulan güvenin azalması veya Banka’nın itibarının zedelenmesi nedeniyle Banka’nın zarar etme olasılığı olarak tanımladığı itibar riskini “İtibar Riski Yönetimi Politika Dokümanı” kapsamında yönetmektedir.

“İtibar Riski Yönetimi Politikası”, Banka’nın faaliyetlerinden, uygulamalarından, ortaklarından ve çalışanlarından kaynaklanabilecek itibar riskinin tanımlanması, değerlendirilmesi, kontrolü, izlenmesi, raporlanması ve yönetilmesine ilişkin politikaların belirlenmesinde yol gösterici olmaktadır.

Özünde sübjektif bir kavram olan itibar riskinin ölçümü ve yönetimi için Banka itibar riskinin kaynaklarını belirlemiş olup, bu kriterler çerçevesinde gerçekleştirilen nitel değerlendirmeler aracılığıyla itibar riskini yönetmektedir.

İklim Riski

İklim riski, meydana gelecek olumsuz hava koşullarının insanlar, doğal sistemler ve ekonomik sektörler üzerindeki negatif etkilerinin potansiyeli olarak tanımlanmaktadır.

“İklim Riski Yönetimi Politikası”, iklim riskinin tanımlanması, değerlendirilmesi, kontrolü, izlenmesi, raporlanması ve yönetilmesine ilişkin politikaların belirlenmesinde yol gösterici olmaktadır.

İklimle ilgili finansal riskler, iklim değişikliği sonucunda, finansal kurumların güvenliğini ve sağlamlığını potansiyel olarak etkileyebilecek ve bankacılık sistemi için finansal istikrar bağlamında geniş etkileri olabilecek potansiyel riskler grubunu ifade etmektedir.

Banka, iklim riskini fiziksel riskler ve geçiş riskleri perspektifinde tanımlamaktadır. Bu bakış açısıyla Bankanın kredilendirme faaliyetleri neticesinde, iklim risklerine ilişkin hem fiziksel hem de geçiş riskleri çerçevesinde portföy risklerinin belirlenmesi ve ölçülmesi çalışmaları yapılmaktadır.

Banka, portföyünde bulunan yeşil varlıkların aktifi içindeki yoğunluğunu gösteren Yeşil Varlık Oranını geçiş riskinin nitel değerlendirmesi konusunda temel risk parametresi olarak belirlemiştir. Bu bağlamda Isı Haritası Metodolojilerinin Hazırlanması ve Yeşil Varlık Oranı Oluşturulmasına dair bir Rehber hazırlanması çalışmaları kapsamında Türkiye Bankalar Birliği çatısı altında devam ettirilen Sürdürülebilirlik Alt Çalışma Grubu toplantılarında Banka aktif faaliyetini sürdürmektedir. Yapılan çalışmalar sonucunda Yeşil Varlık Oranı Hakkında Tebliğ Taslağı BDDK tarafından yayımlanmıştır.

Banka tarafından ayrıca fiziksel hasar riski, sıcaklık ve yağış artışlarına ilişkin çeşitli senaryolar iklim riski kapsamında değerlendirilmektedir.

Diğer Riskler

Banka, mevcut risk profili, faaliyet ortamı, düzenleyici veya ekonomik ortama bağlı olarak Model Riski, Artık Risk, Deprem Riski vb. diğer önemli risk türlerini tanımlamıştır.

Model Riski, Bankanın risk ölçümünde veya finansal ürünlerin değerlemesinde kullandığı modellerin Banka’nın maruz kaldığı riskleri yeterli düzeyde ve doğru bir şekilde yansıtamaması nedeniyle Bankanın zarar etme olasılığıdır. Banka tarafından model riski yönetim sürecine temel teşkil edecek ilke ve yaklaşımları ortaya koymak ve Banka’da risk yönetim faaliyetlerinin güçlü ve tutarlı bir şekilde sürdürülmesine katkı sağlamak amacı ile “Model Riski Yönetimi Politika Dokümanı” oluşturulmuştur.

Model Riski yönetimi; sağlam bir modelin geliştirilmesi, uygulanması, kullanılması ile başlayan, modelin validasyonu ile devam eden bir süreç olup, bu sayede modelin sınırları, kısıtları ve varsayımlarıyla ilgili net bir çerçeve belirlenmektedir.

Banka Artık Riski, “Operasyonel Risk Yönetimi Politika Dokümanı”nda ve “Kredi Riski Yönetimi Politika Dokümanı”nda “Risk azaltımına yönelik olarak gerçekleştirilen risk yönetimi aksiyonlarından ve kontrol uygulamalarından sonra geriye kalan risk düzeyi” olarak tanımlamaktadır.

Bankada iş süreçleri analiz edilerek, etkin olmayan, yetersiz kontrollerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması suretiyle, operasyonel risklerin kontrol altına alınmasını sağlamak amacıyla yapılan “İş Etki Analizi” çalışmaları kapsamında, artık riskler de gözetilmektedir.

Deprem Riski; olası bir deprem nedeniyle Banka’nın fiziki varlıklarında ve insan kaynağında oluşabilecek hasarlar ile deprem sonrası muhtemel hizmet kesintilerinden kaynaklanan gelir kayıplarının oluşturduğu zarar olasılığı olarak tanımlanmaktadır.

Gözlemlenmesi ileri seviye bilimsel ölçümler gerektiren ya da mevcut bilimsel olanaklarla henüz belirlenemeyen faktörlere bağlı bir mekanizma ile gerçekleşen doğa olayları olmaları nedenleriyle depremlerin şiddeti ve zamanı önceden kesin olarak belirlenememektedir. Bu nedenle deprem riskinin ölçümü ve yönetiminde Banka riskin kaynaklarını belirlemiş olup, bu kriterler çerçevesinde gerçekleştirilen nitel değerlendirmeler aracılığıyla deprem riskini yönetmektedir.

GRI 3-3