VKF_FRAT_2018_01_MTB

24 Bölüm I: Sunuş Değerli paydaşlarımız, Hem ülkemiz hem de gelişmekte olan ülkeler açısında volatilitenin yüksek olduğu, zor bir yılı geride bıraktık. Gelişmiş ülkelerin finansal piyasalarında ise en önemli gündem maddesi dış ticarete ilişkin artan korumacı eğilimler oldu. Dış ticarette karşılıklı gümrük tarifesi artışları, küresel ticaret ve küresel büyümeye ilişkin endişeleri artırdı. Öte yandan ABD genişleyici maliye politikasının verdiği destekle yılın üçüncü çeyreğinde %3,4 oranında büyüdü. Olumlu makroekonomik göstergeler ışığında Amerika Merkez Bankası (FED) 2018 yılında aldığı dört faiz artırım kararıyla para politikasında normalleşme sürecine devam etti. Benzer şekilde para politikasını normalleştirmekte olan Avrupa Merkez Bankası (ECB), Aralık 2018’de varlık alımlarını sona erdirdi. Ancak Avrupa Birliği’nde Brexit’e ilişkin belirsizlikler ve bazı Avrupa Birliği ülkelerinde yaşanan siyasi istikrarsızlık, Avro Bölgesi ekonomisine ilişkin endişelerin artmasına neden oldu. Çin’in ekonomik büyümesi de bu dönemde, ABD ile yaşanan dış ticaret anlaşmazlıklarından ve küresel büyüme hızının yavaşlamasından olumsuz etkilendi. Çin yılın üçüncü çeyreğinde %6,6 büyüme ile son 28 yılın en zayıf performansını sergiledi. Türkiye ekonomisi ise 2018 yılında her türlü olumsuzluğa ve spekülatif ataklara rağmen 16 yıldır sürdürülen siyasi istikrarın desteğiyle güçlü yapısını korudu. Ülkemiz ekonomisi yılın ilk üç çeyreğinde çeyrekler itibarıyla sırasıyla; %7,2, %5,3 ve %1,6 oranlarında büyüdü. 2018 yılının en önemli olaylarında birisi 24 Haziran’da gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleriydi. Yüksek katılım ve olgunlukla gerçekleşen seçimler sonucunda Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildi. 2018 yılının ikinci yarısında ekonomideki yaşanan dalgalanmalar bu geçişin sağladığı etkin koordinasyon sayesinde hızla kontrol altına alındı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın koordinasyonunda başta TCMB ve BDDK olmak üzere ilgili tüm kurumlar gerekli tedbirleri ivedilikle hayata geçirdiler. Eylül ayı içerisinde ise Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat ALBAYRAK tarafından ekonomik dengelenme, mali disiplin, üretim ve ihracatta katma değer odaklı Yeni Ekonomi Programı açıklandı. Hemen akabinde enflasyonla topyekün mücadele programı uygulamaya konuldu. Tüm bu tedbirler sonucunda Yeni Ekonomi Programı’nda öngörüldüğü üzere ekonomide dengelenme sağlandı. Dolar kuru 5,20 TL’nin altına kadar geriledi ve kurdaki volatilite azaldı. Ekim ayında %25,24’e kadar çıkan TÜFE endeksi yıl sonunda %20,30’a indi. Türk bankacılık sektörü de bu zorlu dönemde milli ekonominin itici gücü olmaya devam etti. Sektörün toplam varlıkları 3.867 milyar TL seviyesine ulaştı. Sektörün reel sektöre Türk bankacılık sektörü bu zorlu dönemde milli ekonominin itici gücü olmaya devam etmiştir. GENEL MÜDÜR’ÜN MESAJI Güçlü Türkiye’nin Lider Bankası olma vizyonuyla VakıfBank yanında... %22 Toplam Varlıklar Artış Oranı

RkJQdWJsaXNoZXIy MzMzNjEw